1000₺ Üzeri Alışverişlerinizde Ücretsiz Kargo!
Hesabım
Sepetim
Elektronik müzik, çağdaş teknoloji veya elektronik enstrümanlar aracılığıyla üretilen bir müzik türüdür ve yazılım programları da kullanılarak geliştirilebilir. Elektronik müziğin kökenleri 20. yüzyılın başlarına dayanmaktadır. 1920'lerde Lev Sergeyeviç Termen, ilk elektronik enstrüman olan "Theremin"i icat etmiştir. 1950'li yıllara doğru elektronik enstrümanlarda sürekli gelişmeler yaşanmıştır.
Synthesizer, drum machine veya Midi gibi cihazlar, elektronik müziğin üretiminde yaygın olarak kullanılan araçlardır. Bu tür müzik, ambient, techno, house, trance, drum and bass, dubstep, electro gibi farklı tarzlara ayrılarak çeşitli ritimler ve ses efektleriyle karakterize edilir.
Elektronik müzik, teknolojinin ilerlemesiyle sürekli evrim geçirir ve değişir. Farklı alt türlerin ortaya çıkması, müziğin çeşitliliğini artırır ve geniş bir dinleyici kitlesine ulaşmasını sağlar. Özellikle gece kulüpleri ve festivallerde popüler olan bu müzik türü, gençlik kültürünü etkiler ve dans müziği sahnesini şekillendirir.
Ambient müzik, yaratıcısı Brian Eno, The Orb, Biosphere ve Woob gibi sanatçılar tarafından benimsenen düşündürücü, derin ve özgün bir karaktere sahip bir müzik türüdür.
Günümüzde popülerliğini koruyan Techno, en hızlı gelişen modern müzik türlerinden biridir. Sven Vath, Eat Static, Derrick May, Juan Atkins, Kenny Larkin, Paul van Dyk ve sayısız diğer sanatçı, bu tarzı günümüzde başarıyla temsil etmektedir.
House tarzı elektronik müzik, ilk olarak 1970'li yıllarda Amerika Birleşik Devletleri'nin Chicago kentinde ortaya çıkmıştır. Bu tür, zaman içinde farklı alt dallara ayrılarak gelişmiştir. House müziğini öne çıkaran en önemli detaylardan biri, bu alt türlerin müzik severler tarafından geniş bir ilgi görmesidir. Progressive, deep, minimal ve melodik gibi farklı seçenekleri içeren bu müzik türü, elektro müzik alanını geliştirmekte ve zamanla daha fazla ilgi çekmektedir.
Trance müziği, genellikle 128-150 BPM aralığındaki ses değerlerinden oluşur ve synthesizer gibi enstrümanlar kullanılarak üretilir. Trance müziğin temelinde, elektronik müzik, ambient müzik ve house müziğin kombinasyonlarından yararlanılır. Dünyaca ünlü DJ Armin van Buuren tarafından yapılan müzikler, Trance müziğin önemli örnekleri arasında sayılabilir.
Dubstep, elektro müziğin önemli bir alt türü olarak kabul edilir, ancak onu özgün kılan özelliklerden biri hızlı oktav değişiklikleri içeren bas ve sesleridir. Bu nedenle, Reggae müziği ile benzerlik gösteren yönlerden bahsetmek mümkündür.
Profesyonel ses dünyasında mimari ve ticari mekânlara odaklanan çözümler söz konusu olduğunda, Bose Professional uzun yıllardır küresel ölçekte referans alınan markalardan biri. Otellerden restoranlara, perakende alanlarından ibadethanelere ve üniversitelere kadar çok çeşitli projede kullanılan Bose Professional sistemleri, özellikle mimariyle uyumlu, tasarımı gözeten ve yüksek performans sunan yapılarıyla öne çıkıyor.
Solid State Logic, yani SSL, 1969’dan beri profesyonel ses dünyasının en ikonik markalarından biri. İngiltere merkezli şirket; büyük format stüdyo miks masaları, sinyal işleyiciler ve bugün artık kişisel stüdyolara kadar inen yaratıcı araçlar üretiyor. Özellikle 4000 ve 9000 serisi analog konsollar, sayısız hit albümün arkasındaki “imza sound”un önemli bir parçası.
60’ların sonu ve 70’lerin başı, rock müziğin sınırlarını zorladığı, deneysel seslerin yükseldiği bir dönemdi. Bu ortamda İngiliz progresif rock grubu Pink Floyd, yalnızca bir müzik grubu olmaktan öteye geçti; atmosfer, sahne, görüntü ve sesin bir bütün hâline gelebileceğini gösterdi. Grup, Syd Barrett’ın ayrılmasından sonra yeni yönelimler benimsedi; özellikle albümleri Meddle ve sonrasında The Dark Side of the Moon, müzik tarihinin mihenk taşlarından oldu. Pink Floyd’un yaratıcı süreci yalnızca enstrümanların ötesine geçerek, sahne sunumundan görselliğe, kayıt tekniğinden sinemaya kadar uzandı.
Cumhuriyet’in kurucu lideri 1930’ların ikinci yarısında, sağlığı giderek zorlaşsa da ülkenin ritmini belirlemeye devam etti. Bugün 10 Kasım’da, kalıplaşmış cümlelere sığınmadan, 1935-1938 arasında nelerin değiştiğini; neleri bitirdiğini, neleri başlattığını ve hangilerinin ömrü yetmediği için yarım kaldığını hatırlayalım.
Cumhuriyet Bayramı, 29 Ekim 1923 tarihinde TBMM’nin Türkiye’nin yönetim biçimini cumhuriyet olarak ilan ettiği ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk Cumhurbaşkanı seçildiği tarihi işaret eder. Bu karar, “egemenlik kime aittir?” sorusunu tartışmaya yer bırakmadan millete bağladı. 1925’ten beri 29 Ekim resmî bayramdır; her yıl bir takvim yaprağı değil, ortak bir hafıza tazelenir.
Işıklar kısılır, sahnenin üzerinde ince bir sis dolaşır ve bir an sonra yıllardır görmediğimiz bir efsane karşımızdadır. Alkışlar yükselirken herkes aynı soruyu düşünür: “Bu nasıl mümkün?” Hologram konserler, nostaljiyi güncel teknolojiyle bir araya getirerek tam da bu duyguyu hedefliyor: sahiciye çok yakın bir sahne varlığı, üstüne sinema kalitesinde hikâye anlatımı.
Ses kartı (audio interface), mikrofon/enstrümanlardan gelen analog sinyali dijitale; bilgisayardan çıkan dijital sinyali de analoga çeviren merkez birimdir. Kayıt kalitesini artırır, uygun bağlantıları sağlar ve izleme (monitoring) akışını stabil tutar.
Ruh sağlığı, görünmez yaralarımızın sesi; insan olmanın temel bir parçasıdır. Her yıl 10 Ekim’de kutlanan Dünya Ruh Sağlığı Günü, bu görünmez alanı görünür kılmak, farkındalık yaratmak ve sessiz mücadelelere ışık tutmak için düzenlenir. Zihinsel sağlık, fiziksel sağlık kadar hayati bir unsurdur; çünkü duygularımızı, düşüncelerimizi ve davranışlarımızı şekillendirir. Ancak çoğu zaman “görünmediği” için ihmal edilir. Bu özel gün, işte tam da o sessizliği kırmak için var.
