1000₺ Üzeri Alışverişlerinizde Ücretsiz Kargo!
Hesabım
Sepetim
Directionality veya “Yönlülük” mikrofonların farklı açılarda ki ses kaynaklarından gelen sese olan duyarlılıkların temsil eder. Bazı mikrofonların görünüşleri veya türleri aynı olsa da sesin geldiği yöne bağlı olarak ses kaynağından gelen sesi ne kadar hassas bir biçimde algıladıkları mikrofonların polar pattern’lerine bağlıdır.
Polar pattern, mikrofonun üç boyutlu düzlemde açısal olarak algı hassasiyetinin grafiksel veya terimsel tanımıdır. Mikrofon polar pattern’leri aralarında geçişken olmak üzere üç kategoride incelenir.
Bunlar Uni, Bi ve Omni olarak adlandırılır.
Uni tek anlamına gelmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere tek taraftan ses alma eğilimindedir. En çok mikrofonun ön tarafından gelen sesleri algılarlar. Yanlardan gelen seslere omni ye göre daha az, arkadan gelen seslere ise çok daha az hassastırlar.
Unidirectional mikrofonlar kapsüllerinin arka tarafından gelen seslere hassas olmadıkları için feedback oluşumuna karşın veya konserlerde seyirci seslerini hoparlörlere göndermemek için yüksek sesli kullanım alanlarında tercih edilir.
Unidirectional mikrofonlar kendi içerisinde üç ayrı türe ayrılırlar: Bunlar Cardioid, Supercardioid ve Hypercardioid’dir.
Tek bir açıdan gelen sesi algılama konusunda diğer polar pattern türlerine sahip mikrofonlara oranla daha kullanışlı olduğu için mikrofonlar arasında en çok tercih edilen polar pattern’dir. Kalp şeklinde bir alandan gelen sesleri algıladığı için cardioid (kalp) olarak adlandırılmıştır.
Bir Cardioid mikrofonun polar pattern’i:
Geniş bir ters kalp şeklinde gösterilen çizgiler ses kaynağından gelen sesi mikrofonun hangi tarafının ne kadar şiddetle algılayacağın göstermektedir.
(0° olarak gösterilen açı mikrofonun en hassas olduğu noktadır)
Cardioid Polar Pattern’e sahip bazı mikrofonlar:
https://www.sescibaba.com/c-1-condenser-studyo-mikrofonu
https://www.sescibaba.com/tlm-103-studio-set
Bir Supercardioid mikrofonun polar pattern’i:
Görselde de görüldüğü üzere Cardioid mikrofonlar kapsüllerinin arka tarafından gelen sesleri algılayamaz iken Supercardioid mikrofonlar kapsüllerinin arka tarafından gelen seslere de duyarlıdırlar.
https://www.sescibaba.com/e-945-dinamik-kablolu-mikrofon
https://www.sescibaba.com/mkh-416-p48u3-tube-line-mikrofon
Bir Hypercardioid mikrofonun polar pattern’i:
https://www.sescibaba.com/km-185-condenser-enstruman-mikrafonu
Bir Hypercardioid mikrofonun ve Supercardioid mikrofonun polar pattern’lerini karşılaştırdığımızda mikrofonun 180* arkasında kalan alanın Supercardioid’e oranla daha geniş bir açıya sahip olduğunu görebilirsiniz.
Yani bir Hypercardioid mikrofon Supercardioid mikrofona oranla mikrofonun arkasından gelen seslere daha duyarlıdır.
“Bi” iki veya çift anlamına gelmektedir.
Bidirectional polar pattern’e sahip mikrofonlar sekiz şekline benzediği için “Figure Of 8” olarak da adlandırılır. Mikrofon kapsülünün önünden ve arkasından gelen seslere eşit derecede duyarlıdırlar.
Omnidirectional Mikrofon
“Omni” tüm veya hepsi anlamına gelmektedir.
Mikrofonun ön, arka ve yan taraflarından gelen tüm sesleri alır. Farklı konumlardaki ses kaynaklarından gelen sesleri kaydetmek için idealdir.
Bazı mikrofonlar içerisinde bulunan diyafram sayesinde polar pattern’ler arasında geçiş yapabilmenize olanak tanır.
Küçük bir switch sayesinde polar pattern’ler arasında geçiş yaparak aynı mikrofon ile birkaç farklı polar pattern kullanma imkanı sunar.
Profesyonel ses dünyasında mimari ve ticari mekânlara odaklanan çözümler söz konusu olduğunda, Bose Professional uzun yıllardır küresel ölçekte referans alınan markalardan biri. Otellerden restoranlara, perakende alanlarından ibadethanelere ve üniversitelere kadar çok çeşitli projede kullanılan Bose Professional sistemleri, özellikle mimariyle uyumlu, tasarımı gözeten ve yüksek performans sunan yapılarıyla öne çıkıyor.
Solid State Logic, yani SSL, 1969’dan beri profesyonel ses dünyasının en ikonik markalarından biri. İngiltere merkezli şirket; büyük format stüdyo miks masaları, sinyal işleyiciler ve bugün artık kişisel stüdyolara kadar inen yaratıcı araçlar üretiyor. Özellikle 4000 ve 9000 serisi analog konsollar, sayısız hit albümün arkasındaki “imza sound”un önemli bir parçası.
60’ların sonu ve 70’lerin başı, rock müziğin sınırlarını zorladığı, deneysel seslerin yükseldiği bir dönemdi. Bu ortamda İngiliz progresif rock grubu Pink Floyd, yalnızca bir müzik grubu olmaktan öteye geçti; atmosfer, sahne, görüntü ve sesin bir bütün hâline gelebileceğini gösterdi. Grup, Syd Barrett’ın ayrılmasından sonra yeni yönelimler benimsedi; özellikle albümleri Meddle ve sonrasında The Dark Side of the Moon, müzik tarihinin mihenk taşlarından oldu. Pink Floyd’un yaratıcı süreci yalnızca enstrümanların ötesine geçerek, sahne sunumundan görselliğe, kayıt tekniğinden sinemaya kadar uzandı.
Cumhuriyet’in kurucu lideri 1930’ların ikinci yarısında, sağlığı giderek zorlaşsa da ülkenin ritmini belirlemeye devam etti. Bugün 10 Kasım’da, kalıplaşmış cümlelere sığınmadan, 1935-1938 arasında nelerin değiştiğini; neleri bitirdiğini, neleri başlattığını ve hangilerinin ömrü yetmediği için yarım kaldığını hatırlayalım.
Cumhuriyet Bayramı, 29 Ekim 1923 tarihinde TBMM’nin Türkiye’nin yönetim biçimini cumhuriyet olarak ilan ettiği ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk Cumhurbaşkanı seçildiği tarihi işaret eder. Bu karar, “egemenlik kime aittir?” sorusunu tartışmaya yer bırakmadan millete bağladı. 1925’ten beri 29 Ekim resmî bayramdır; her yıl bir takvim yaprağı değil, ortak bir hafıza tazelenir.
Işıklar kısılır, sahnenin üzerinde ince bir sis dolaşır ve bir an sonra yıllardır görmediğimiz bir efsane karşımızdadır. Alkışlar yükselirken herkes aynı soruyu düşünür: “Bu nasıl mümkün?” Hologram konserler, nostaljiyi güncel teknolojiyle bir araya getirerek tam da bu duyguyu hedefliyor: sahiciye çok yakın bir sahne varlığı, üstüne sinema kalitesinde hikâye anlatımı.
Ses kartı (audio interface), mikrofon/enstrümanlardan gelen analog sinyali dijitale; bilgisayardan çıkan dijital sinyali de analoga çeviren merkez birimdir. Kayıt kalitesini artırır, uygun bağlantıları sağlar ve izleme (monitoring) akışını stabil tutar.
Ruh sağlığı, görünmez yaralarımızın sesi; insan olmanın temel bir parçasıdır. Her yıl 10 Ekim’de kutlanan Dünya Ruh Sağlığı Günü, bu görünmez alanı görünür kılmak, farkındalık yaratmak ve sessiz mücadelelere ışık tutmak için düzenlenir. Zihinsel sağlık, fiziksel sağlık kadar hayati bir unsurdur; çünkü duygularımızı, düşüncelerimizi ve davranışlarımızı şekillendirir. Ancak çoğu zaman “görünmediği” için ihmal edilir. Bu özel gün, işte tam da o sessizliği kırmak için var.
